Ekonomi

Enflasyonda tarihi zirve bugün belli oldu

Levent AKBAY

Enflasyonda tarihi zirve bugün açıklanacak Kasım ayı enflasyon verileriyle netleşecek. 2022’de enflasyonun zirvesi, Ekim’de yüzde 85,5 ile veya Kasım’daki artışın ardından daha da yüksek bir rakama ulaşacak. 2022 enflasyon zirvesi kesinleştikten sonra sıra baz etkisiyle göreceğimiz düşüşlere gelecek. Beklenti Aralık ayında 10 puanlık düşüş şeklinde. 2021 Aralık enflasyonunun etkisi endeksin dışında olacak ancak bu fiyatlar genel seviyesinin düşmesi anlamına gelmiyor. Aralık ve sonrasında beklenen düşüşe rağmen 2023 yılında yıllık yüzde 24 artış öngörülüyor olması, tüm piyasalarda fiyat artışlarının devam edeceği anlamına geliyor.

Enflasyon üzerinde kırıcı etkisi olacak baz etkisinin ortadan kalkmasıyla ilk olarak kur artışlarıyla ortaya çıkan 2021 Aralık ayındaki yüzde 13,58’lik rekor artış devre dışı kalacak. Ardından yüksek büyüme oranlarının açıklandığı diğer aylar. İki haneli aylar, enflasyonun düşme sürecinde baz etkisi yaratacak aylardan çok daha değerli. Önce Aralık 2021 enflasyonu olan yüzde 13,58, ardından Ocak 2022 enflasyonu olan yüzde 11,10 devre dışı bırakılacak. Ardından Şubat’ta yüzde 4,81, Mart’ta yüzde 5,46 ve Nisan’da yüzde 7,25 olan enflasyon oranları yerini daha düşük enflasyon oranlarına bırakacak. Özellikle 5 aylık yüksek hızlı fiyat artışlarının endeksleri terk edecek olması bu 5 aylık dönemde enflasyonun hızlı bir şekilde düşmesine neden olacaktır.

TÜFE ana harcama kümelerine göre yıllık değişim oranı

ÜFE artacak mı?

Resmi enflasyon tartışmalarında nedense tartışılmayan ÜFE’de ise durum farklı. Eylül ayında yüzde 151,50 olan ÜFE, Ekim ayında da artışını sürdürerek yüzde 157,69’a ulaştı. Ekim ayındaki aylık artış, aynı aya ait TÜFE verilerinden daha yüksektir. Bugün açıklanacak olan Kasım ayı toptan enflasyonu ile birlikte artış devam edebilir ve TÜFE-ÜFE farkı daha da açılabilir. Kasım ayı itibarıyla bu fark 72 puan civarında. ÜFE’nin TÜFE’den 72 puan daha yüksek olması, TÜFE’nin hızla düşmesini engelleyecek en değerli unsurdur.

Yİ-ÜFE’nin sektörlere göre yıllık değişim oranı

Enflasyondaki diğer faktörler

Bir yandan, baz etkisinin dışlanması, fiyatlar genel seviyesini etkileyen kur gelişmeleri ve elektrik fiyatları dışında kredi politikalarında olası bir gevşeme de tüketici enflasyonu seviyesini etkileyecektir. Böylece alt ve üst etkilerin ölçeğine göre TÜFE’nin yüzde 40-60 bandında bir yere oturacak. Toptan satış piyasalarındaki yüksek enflasyon kaçınılmaz olarak tüketici enflasyonunu etkileyecektir. Ekonominin sıcak kalması bu süreci kısaltırken, soğuması durumunda makasın kapanması zaman alacaktır.

sektörler etkiler

TÜFE’de ana harcama kümelerine göre sektörel bazda değerlendirildiğinde, yıllık ortalama TÜFE artışının, Konut, Gıda ve diğer branşlarda yüzde 93,6 artışla yüzde 117,1 ile ortalama yıllık TÜFE artışının üzerinde olduğu görülüyor. alkolsüz içecekler ve Ulaşım. İletişim, eğitim, giyim ve ayakkabı TÜFE’yi yüzde 33,4 ile aşağı yönlü, yüzde 41,30 ile ortada etkiliyor.

ÜFE’de, Kömür ve linyit, Kok ve rafine petrol ürünleri, Diğer maden ve taşocakçılığı kolları, Diğer metalik olmayan maden işleri, Ham petrol ve doğal gaz, Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme bölümlerindeki yıllık fiyat artışları yüzde 173,9 artarak 554 oldu. yüzde. 5’li seviyeleri ile yıllık ÜFE’yi yukarı çekiyor. Buna rağmen yıllık artış oranları yüzde 90’ın altında olan diğer ulaşım araçları, giyim, temel ilaç, ana metaller, metal cevherleri, bilgisayarlar ile elektronik ve optik ürünler, yüzde 157,69’luk yıllık fiyat artışının altında kalarak endeksi aşağı çekiyor.

Enflasyon ve fiyatlar düşer mi?

2023’ün ilk yarısında düşen enflasyon fiyatların düşmesi anlamına gelmeyecek. Çünkü resmi hedef yüzde 24. Yani esas olarak cari fiyat seviyesinin yüzde 24 aşılması hedefleniyor. Bu durumda enflasyonda düşüş bekleyenler, fiyatların resmi hedefe göre her ay yaklaşık 2 puan artmasına şaşırmamalı. Enflasyon hedeflerinin genel olarak tutturulamadığı düşünüldüğünde ayda 2 puanın üzerinde bir enflasyon artışı olasılıklar arasında yer alıyor. Sonuç olarak fiyatlar düşmeyecek, aksine artış devam edecek.

TÜFE’ye endeksli gelirler, ÜFE’ye endeksli harcamalar

Geniş bölümlerin fiyat ve maaş gelirleri, ağırlıklı olarak TÜFE’ye endekslenmektedir. İşçi, memur, emekçi ve memur emeklileri fiyat ve maaş zamları alırken, TÜFE’nin 6 aylık veya yıllık artışlarına göre zam alıyorlar.

Aynı kesimler vergi, harç gibi harcamalarını yaparken, bu kalemlerin her türünün her yıl belirlenen ‘yeniden değerleme oranı’ ile kademeli olarak artırıldığını unutmamalıdırlar. Yıllık yeniden değerleme oranı; İlgili yılın Ekim ayına ait 12 aylık gerçek dönem endekslerinin aritmetik ortalamasının, bir önceki yılın Ekim ayına ait 12 aylık fiili dönem endekslerinin aritmetik ortalamasına bölünmesiyle bulunur.

Bu yıl değerleme oranı yüzde 122,9. TÜFE ile değerleme rasyosunun ortası arasındaki farkın şu anda 37 puan olması sabit gelirli kesimler için kümülatif bir dezavantaj oluşturuyor. 2023 yılı için öngörülen 3,2 trilyon liralık vergi gelirinin ağırlıklı olarak dolaylı vergilerle finanse edilecek olması bu dezavantajı yine sabit getirili kısımlar ortasında artırıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

-
Başa dön tuşu